Kemik kırığı, darbe veya çeşitli sebeplere bağlı olarak kemik bütünlüğünün bozulmasına yol açan bir sağlık sorunudur. Ancak bu problemin zaman zaman, kemiklerin zayıflaması nedeniyle kendiliğinden de meydana gelmesi mümkün. Kemik kırıklarında ilk müdahalenin ardından doğru teknikler ile yapılan tedaviler kırığın sağlıklı ve hızlı iyileşmesi açısından çok önemlidir. Bu noktada kırık kemiklerde röntgenin önemi ortaya çıkar.

Bu sağlık sorunlarında en çok kullanılan tetkiklerden biri X ışınlarının kullanıldığı röntgen tanı yöntemidir. Vücudun iç kısımlarının görünmesini sağlayan filmler sayesinde, doku ve kemiklerdeki zedelenmeler tespit edilerek en doğru tedavi uygulanmaktadır. Bu nedenle kırık kemiklerde röntgenin önemi çok büyüktür.

Kırık Kemik Belirtileri Nelerdir?

Kemik kırıklarının açık ve kapalı olarak toplamda iki farklı çeşidi vardır. Kanama ve enfeksiyon riski olan açık kırıklar, bölgedeki kırılan kemik uçlarının deriden dışarı çıkmasıyla gözle görülebilmektedir. Dolayısıyla kırık olan bölgedeki deride hem doku hem de şekil bozuklukları ortaya çıkar. Vücudun iç kısmında ortaya çıkan kapalı kırıklarda ise deri üzerinde herhangi bir zedelenme veya bozulma gelişmez.

Bölgedeki kemiğin bütünlüğündeki kırığın derecesine göre bozulmalar görülebilmektedir. Bu sebeple kırık tipinin belirlenmesi ve gerekli tedavinin yapılması için en iyi tanı yöntemi röntgen ile görüntülemedir. Bazı durumlarda bilgisayarlı tomografi de gerekli olmaktadır.

Kemik kırığı bulguları yoğun bir şekilde ağrı, şişlik, şekil bozukluğu (deformite), ödeme bağlı morarma ve hareket kısıtlılığı şeklindedir. Özellikle deformite olmadığı durumlarda radyolojik olarak kemik görüntüleme yapılmadan kesin tanıdan kaçınılması gerekir. Bununla birlikte bazı kırık oluşumlarında, kaslarda yaralanma ve zedelenmeler görülmektedir. Ayrıca bölge yakınındaki sinir ve damarlarda sıkışmalar oluşabilmektedir. Bunun yanı sıra soğukluk veya nabzın düşmesi gibi durumlar meydana gelebilmektedir.

Kırık, kişiden kişiye değişiklik gösterse de genellikle bazı bireylerin şoka girmesine dahi sebep olabilir. Tüm bu sorunların önüne geçmek için fiziki muayene yapılmalıdır. Ardından film çekilerek, kırık oluşumunun derecesi ve tipi belirlenmelidir. Ardından en uygun tedavinin yapılması gerekir. Dolayısıyla kırık kemiklerde röntgenin önemi oldukça büyüktür.

Kırık Kemiklerde Röntgenin Önemi Nedir? 

Röntgen, cihaz aracılığıyla vücuda gönderilen X ışınlarının görüntüye dönüştürülmesiyle oluşan bir tanı yöntemidir. Bu tanı yöntemi çok düşük dozlarda olsa da radyasyon yayar. Bu nedenle hamile ve emziren kadınlar için sakıncalı olabilmektedir. Röntgen incelemesi, bir ortopedi uzmanının muayene sırasında olmazsa olmaz araçlarından biridir. Kemik dokusuyla bilgiler vermesinin yanı sıra doğrudan sonuç almayı sağlayan hızlı ve kolay ulaşılabilir bir tetkiktir.

Kırıklar en az iki planda röntgen ile değerlendirilmektedir. Bunun yanı sıra grafi usulüne uygun bir şekilde çekilmiş olması gerekmektedir. Çünkü uygun pozisyonda çekilmeyen röntgen, yanlış tanının koyularak tedavinin doğru bir şekilde yapılmamasına neden olabilmektedir. Aynı zamanda röntgen, birçok kırığın tanısının konmasında, iyileşme sürecinin takibinde ve operasyonun kontrolünde çok önemlidir. Özetle; kırıkların tespit ve tedavisinde röntgenin yeri tartışılmaz. Teknolojinin insanlığa sunduğu bir araç olarak kırık kemiklerde röntgenin önemi büyüktür. Hem uzmanların hem de hastaların hayatını kolaylaştırır.